Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Brüksel'de düzenlenen AB dışişleri bakanları toplantısının ardından işgal altındaki Filistin topraklarındaki sorunlar ve Gazze'deki son durum hakkında açıklamalarda bulundu. Borrell, uluslararası hukukun tek başına yeterli olmadığını, hukuk kararlarının uygulanması için siyasi aktörlerin devreye girmesi gerektiğini vurguladı.
Gazze'deki Durum
Borrell, Gazze'deki savaşın yaklaşık 10 ay, 290 gündür devam ettiğini ve sivil halkın zorla yerinden edilmeye devam ettiğini belirtti. Gazze'de 17 binden fazla yetim olduğunu ve insani yardım girişlerinin çok kısıtlı olduğunu ifade eden Borrell, "Nisan ayında ortalama 193 olan günlük kamyon geçişi haziranda 76'ya, temmuzun ilk iki haftasında ise 84'e düştü. İnsani yardımdaki bu düşüşle Gazze'deki insanların ihtiyaç duyduğu desteği vermenin hiçbir yolu yok ve bu tesadüfen gerçekleşmiyor." dedi.
Gazze nüfusunun yüzde 96'sının gıda güvencesinden yoksun olduğuna dikkat çeken Borrell, "İstediğinizi söyleyebilirsiniz ancak bu dayanılmaz bir dehşettir ve kendi insanlığımız adına bunu durdurmak için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız." ifadesini kullandı.
"Hukuk ile Gerçeklik Arasındaki Uçurum Daha Önce Hiç Bu Kadar Geniş Olmamıştı"
Borrell, uluslararası hukuk kararlarının siyasi aktörler için "rehber" niteliğinde olması gerektiğini belirterek, "Uluslararası hukuk siyasetin başarısızlıklarının yerini almaya başladı ancak ne kadar meşrulaştırılmış olursa olsun, ne kadar güçlü olursa olsun uluslararası hukuk kurumları, hukuku uygulamak için bulunmuyorlar. Onlar hukuku ifade etmek için vardır. Hukuku uygulamak mahkemeler tarafından değil, siyasi aktörler tarafından yapılmalıdır." şeklinde konuştu.
Gazze'de askeri operasyonların devam ettiğine dikkat çeken Borrell, "Aksine, Gazze'de askeri operasyonlar devam ediyor ve bugün, yarın, dün ve öbür gün onlarca, yüzlerce insanın bombalar altında öldüğünü söylemek sıradanlaşıyor." eleştirisinde bulundu.
"Tarihin Yorumlanması ile Uluslararası Hukuk Arasında Bir Mücadele Var"
Borrell, İsrail'in Filistin topraklarındaki işgalinin hukuka aykırı olduğunu belirten Uluslararası Adalet Divanı (UAD) danışma görüşüne atıfta bulunarak, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetinin "tarihsel nedenlerle Batı Şeria'daki toprakların onlara ait olduğu" iddiasını eleştirdi.
Yüksek Temsilci, "Netanyahu hükümetinden anında cevap geldi. 'Hayır, hayır, burası bizim toprağımız, bize ait.' dediler. Şu an tarih ya da tarihin yorumlanması ile uluslararası hukuk arasında bir mücadele var. Bu hepimiz için çok kritik bir an çünkü belki savaş Lübnan'dan Yemen'e sıçrayacak, belki Gazze'de durum daha da kötüleşecek." uyarısında bulunarak, uluslararası toplumun bunu önlemek için çalışması gerektiğinin altını çizdi.
Suriye Politikası
Bir gazetecinin, bazı üye ülkelerin AB'nin Suriye politikasının yeniden gözden geçirilmesini isteyip istemediğine yönelik sorusunu yanıtlayan Borrell, "Evet, İtalya ve Avusturya tarafından temsil edilen bu üye ülkeleri dinledik." dedi. Detay vermeyen Borrell, "Pragmatik olmaya devam edeceğiz ancak naif olmayacağız. Rusya ve İran'a çok ama çok yakın olan Suriye rejiminin neler yaptığını biliyoruz. Ama çalışıyoruz, her zaman çalışmaya, Suriye halkının yararına olabilecek düzenlemeler için çaba göstermeye hazırız." ifadesini kullandı.