Anadolu'nun kalbinde, Konya'nın Hüyük ilçesine bağlı Çavuş Mahallesi'nde yer alan Sonsuz Şükran Köyü, adeta bir sanat vahası olarak karşımıza çıkıyor. Bu eşsiz köy, 10 yıl önce Anadolu medeniyetlerine bir nevi 'teşekkür' mahiyetinde kurulmuş ve bugün heykelden resme, müzikten edebiyata kadar birçok sanat dalına ev sahipliği yapıyor. Köy, sadece sanatçılara değil, herkese açık olmasıyla da dikkat çekiyor.
Köyde Sanat ve Tarih Bir Arada
Köyün meydanında ziyaretçileri karşılayan "Dört Uygarlık Çeşmesi," etkileyici bir görüntü sunuyor. Heykeltıraş Serap Gümüşoğlu tarafından tasarlanan bu çeşmede, Hitit, Roma, Selçuklu ve Osmanlı'nın sonsuzluk sembolleri bulunuyor. Köyün kurucusu Mehmet Taşdiken, çeşmelerin farklı olmasına rağmen suyun aynı su olduğunu belirterek, kadim coğrafyanın kültürel çeşitliliğine vurgu yapıyor.
Girişte dikkat çeken diğer bir özellik ise "Büyük Ustalar Çınarlığı." Bu çınarlık, Türkiye'nin kültür-sanat alanındaki simge isimleri için yapılmış bir anıt niteliği taşıyor. Yıldız Kenter'den Ara Güler'e, Neşet Ertaş'tan Yaşar Kemal'e kadar birçok duayen ismin adının bulunduğu çınarlık, köyün kültür ve sanatla olan bağını vurguluyor.
Ünlülerin Gözdesi
Sonsuz Şükran Köyü, sadece sanatın icra edildiği bir yer olmanın ötesinde, sanatçıların ortak yaşam ideallerini gerçekleştikleri bir yer olarak öne çıkıyor. Köyde yaşayan ünlüler arasında besteci Ali Osman Erbaşı, oyuncu Nilüfer Açıkalın, yönetmen Orhan Oğuz, modacı Cemil İpekçi, senarist Necati Şahin ve İtalyan yönetmen Roberta Ferrari gibi isimler bulunuyor. Köyde şu an 40 hane bulunurken, yeni inşa edilenlerle birlikte bu sayının 50'ye çıkması planlanıyor.
Köyde Yaşam Deneyimi
Sonsuz Şükran Köyü, sadece yaz aylarında değil, kışın da faaliyette olan atölyeleriyle canlı ve cıvıl cıvıl. Köy sakinleri, ortak bostanlardan mahsullerini topluyor, uzun sofralarda bir araya gelip birlikte yemek yiyor ve bayramları kutluyorlar. Köyde yaşayanlardan Çiğdem Akkaya, buranın sadece sanatçıların değil, herkesin yaşayabileceği ve ilham alabileceği bir yer olmasını amaçladıklarını belirtiyor.
Gezilecek Yerler ve Yapılacak Aktiviteler
Çavuş Camisi: Selçuklu dönemine ait olan bu cami, ahşap direkleri, pencere işçiliği ve kalem işçiliğiyle döşeli ahşap tavanlarıyla görülmeye değer.
Beyşehir Eşrefoğlu Camisi: Selçuklu dönemi taş ve ahşap işçiliğinin güzel bir örneği olan bu cami, ziyaret edilmeye değer.
Doğa Yürüyüşleri: Köy, ılıman iklime sahip bir bölgede bulunması nedeniyle doğa yürüyüşleri için uygun bir ortam sunmaktadır.
Çilek Tadımı: Bölgenin en çok yetiştirilen ürünlerinden biri olan Hüyük çileğini tatmadan dönmeyin.
Beyşehir Gölü ve Karaburun Plajı: Yaz aylarında serinlemek isteyenler için muhteşem bir seçenek.
Cep Sineması: Köyde bu yıl faaliyete geçecek olan cep sinemasında sadece sanat filmleri gösterilecek.